Ne yapılır?
İştahını kontrol altına alamayanlar, ekmek, simit, makarna ya da hamur işlerine dayanamayanlar... Çikolata ya da tatlıya düşkün olanlar...
Birçok kişide unlu gıdalara-karbonhidratlara veya çikolata-tatlılara karşı düşkünlük vardır ve bu kişiler için, diyet yapmak çok zor, hatta bazen imkânsız olmaktadır. Bu kopamama hali giderilebilir ve kişinin, bu gıdalara karşı kayıtsızlaşması sağlanabilir. Bu terapi genel olarak iştahı kapatmak amaçlı kullanılır.
Zararlı gıdalardan vazgeçebilmenizi sağlıyoruz...
Hamur işleri, makarna-pilav, tatlılar, şeker ve diğerleri... Terapileri, karbonhidrat grubu gıdalar üzerinden yaptığımızda iştah azalır, kişi kolayca doymaya başlar. Kişinin yedikleri, çok da büyük çaba sarf etmeden, otomatikman azalır. Terapinin bir başka etkisi ise, metabolizmanın hızlanması ve kilo verme hızının artmasıdır.
Terapileri unlu gıdalar üzerinden kullandığımızda hem iştah azalıyor hem de birçok sağlık probleminde düzelme olduğunu görüyoruz. Hamurun (buğday unu) içindeki glüten bağımlılık yapıyor hem de birbirinden bağımsız birçok sağlık probleminin ortaya çıkmasında rol oynuyor. Şekerli gıdalar da aynı şekilde bağımlılık yaratıyor. Şekerin kendisinin metabolizmayı bozduğunu, insülin dengesini değiştirdiğini ve insülin dengesizliğinin, vücudun enerjiyi depolama eğilimini artırdığını biliyoruz. Bu yüzden de unlu gıdalar ve şekerli gıdalar üzerinden yapılan terapiler, halsizlikten psikolojik problemlere, migren ve geçmeyen baş ağrılarından kronik bağırsak problemlerine, eklem ağrılarına ya da romatizmal hallere kadar, birçok sağlık probleminde belirgin düzelme yaratabiliyor. Seansların, kişilerin hem hamur işlerine ve şekerli gıdalara düşkünlüğünü ve iştahını azalttığını hem de glüten intoleransının yarattığı problemlerin çözümünü sağlayarak metabolizmaya destek verdiğini söyleyebiliriz.
Kişinin fazla kullandığı ve fazla düşkün olduğu her türlü "problemli" gıda için terapiler kullanılabiliyor. Örneğin; kola, kahve gibi. Veya çok tuz tüketiyor ve azaltmak istiyorsanız, yapılan seansta diğer gıdalarla birlikte tuz da kullanılıyor ve kişilerin tuza "düşkün olma" hali giderilebiliyor. Ayrıca iştah problemine, bağırsakta aşırı üreyen maya ve mantarların sebep olabildiğini ve bu mantarlaşmanın, öncelikle alerjiler ve birçok sağlık probleminde rol oynadığını bildiğimizden candida ve mayalar üzerinden de frekans silmesi yapabiliyoruz.
Kaç seans gerekiyor...
4 gün ara ile iki seans... 4 gün ara ile yapılan iki seans, iştahı azaltmak ve kilo vermenin başlatılması konusunda yeterlidir. Bu iki seans ile kişinin yeme alışkanlıklarını değiştirip, kötü gıdalardan uzaklaşmasını sağlıyoruz. Fakat düzenli bir şekilde ilerleme görmek için sonrasında kişiye özel 4 seanslık paket veya 8 seanslık paket halinde uygulamalar önerimizdir.
Terapilerin iştah üzerindeki etkileri...
İlk seansın hemen ardından, yediklerinizin, çok çaba harcamadan azaldığını, seansların iştahınızı ve yeme ihtiyacınızı belirgin olarak azalttığını fark edeceksiniz. Yedikleriniz "otomatik" olarak azalacak. Terapiler sonrasında artık ekmek, makarna, hamur işleri, tatlı ya da çikolata gibi karbonhidratları aramadığınızı fark edeceksiniz. Bu gıdaları yediğinizde de az miktarının yeterli geldiğini ve kendinizi hiç zorlanmadan durdurabildiğinizi fark edeceksiniz. Bu bahsedilenler, otomatik olarak gerçekleşecek. Yani bir diyet yapıyor hissi olmadan, yediklerinizin kendi kendisine azaldığına şahit olacaksınız.
Terapilerin metabolizma üzerindeki etkileri...
Bu konuda bilimsel bir çalışma olmasa da bu terapilerin, metabolizma hızını artırdığını, yani kilo verme hızını artırdığını her gün gözlemliyoruz. Bir başka gözlemimiz ise; bu terapiler sonrasında özellikle göbek-bel çevresindeki yağlanmanın azaldığı. Yani hem iştah kapanıyor hem de kişinin kilo vermesi kolaylaşıyor. Bir yandan da ödemin azaldığını ve vücudun şekle girmesinin hızlandığını görüyoruz.
Diğer etkileri...
Bu terapileri alan hastalarımızın, ilk seanslardan bir iki hafta sonrasında, birbiriyle bağlantısız gibi görülen birçok sağlık problemlerinin azaldığına ya da ortadan kalktığına şahit oluyoruz. Şeker düşmelerinin azalması, migren ataklarının azalması, varsa menopoz şikâyetlerinin azalması ve uykuların düzelme eğilimine girmesi, sabah yorgunluklarının azalması; bu terapilerin sık karşılaştığımız diğer etkilerinden. Terapilerin ikinci haftasından itibaren kendinizi hafiflemiş hissettiğinizi, uykularınızın düzeldiğini, vücut ağrılarınızın azaldığını ve duygusal olarak sakinleştiğinizi göreceksiniz.
Nasıl yapılır?
Terapiler için 4 gün ara ile iki kez gelmenizi rica ediyoruz. 4 gün ara ile yapılan iki seans, iştahı azaltmak ve kilo vermenin başlatılması konusunda yeterlidir. Sonrasında kişiye özel program oluşturulur. Geldiğinizde, size kilo aldıran ve insülin dengenizi bozan karbonhidratlar üzerinden seans yapılacak. Bu, sigara bırakmaya yönelik terapi seansının bir benzerinin, problemli gıda grupları üzerinden yapılmasıdır.
Modern çağın getirdiği yeme alışkanlıklarımızda, kötü karbonhidratların fazlasıyla ön planda olduğunu kabul etmek zorundayız. Karbonhidratlar (hamur işleri, ekmek, pilav, makarna, tatlılar) bağımlılık yaratıyor ve bu bağımlılık hali, hepimizde az ya da çok mevcut. Terapilerde rafine karbonhidratları ya da kişinin fazla yediği ve vücuduna zarar veren diğer gıdaları kullanıyoruz...
Kime önerilir?
İştahını kontrol altına alamayanlar, ekmek, simit, makarna ya da hamur işlerine dayanamayanlar... Birçok kişide unlu gıdalara-karbonhidratlara karşı düşkünlük vardır ve bu kişiler için, diyet yapmak çok zor, hatta bazen imkânsız olmaktadır. Bu kopamama hali giderilebilir ve kişinin, bu gıdalara karşı kayıtsızlaşması sağlanabilir. Bu terapi genel olarak iştahı kapatmak amaçlı kullanılır.
Çikolata ya da tatlıya düşkün olanlar... Çikolata ya da tatlı düşkünlüğü, kolayca giderilebilir. İlk seansla birlikte, uzak kalmanın çok kolay olduğunu ve eskisi gibi aşermediğinizi fark edersiniz, ikinci seansta bu durum pekişir ve bu kadar kısa bir süre içinde yaşadığınız bu değişime şaşırırsınız...
Metabolizma problemi yaşayanlar, kolay kilo veremeyenler... Terapilerin ilk ve görünür etkisi, iştahın azalması ve problemli gıdalardan uzak kalmanın ve kilo vermenin, eskiyle karşılaştırılamayacak kadar kolay olmasıdır. Yapılan terapilerin, iştahı kapatmak yanında kişilerin kilo verme hızını dramatik olarak artırabildiğini de biliyoruz. Kişinin metabolizma hızını belirleyen ve etkileyen çok şey vardır ve bu yüzden de bu konudaki etkinlikle ilgili net ifadelerde bulunmaktan kaçınıyoruz. Ancak, genel gözlemimiz; eğer varsa (altta yatan) metabolizma problemi, ne olursa olsun (örneğin; tiroit problemleri ya da diğer endokrin problemler) bu terapilerin, vücudun, normaline geri dönmesi konusunda destek verdiği ve kilo verme hızını başka hiçbir yöntemle karşılaştırılamayacak şekilde hızlandırdığı yönünde...
İştahın azalması...
İlk seansın hemen ardından, yediklerinizin çok çaba harcamadan azaldığını ve rezonans terapilerinin, iştahınızı ve yeme ihtiyacınızı belirgin olarak bastırdığını fark edeceksiniz. Ancak, asıl etkinlik, ikinci seansın ardındaki günlerde ve sonrasındaki haftalarda ortaya çıkacak. Eğer frekans silme seansları arasında vücudun karbonhidratlardan tam olarak uzak kalmasını sağlayabilirseniz ikinci seansın çok daha güçlü bir değişim yarattığını ve iştahınızın, siz zorlanmadan otomatikman ve dramatik olarak azaldığını hissedeceksiniz.
Ödemin azalması...
Yapılan terapilerin, hızlı bir şekilde ödem atılmasına yol açtığını gözlemliyoruz. Bu etkinin, vücuttaki inflamasyon süreçlerinin iyi yönde değişmesinin ilk sonuçlarından birisi olduğunu düşünüyoruz.
Duygusal sakinlik hali...
Ruhsal iniş çıkışların, (diğer sebepler yanında) vücuttaki enerjetik karmaşa ile ilgili olduğunu gözlemliyoruz. Yapılan terapilerle birlikte duygu durumunun sakinleşmesi ve ferahlama-rahatlama, "hafiflemiş hissetme" hali gözlemliyoruz. Uyku problemi çekenlerin bir kısmında, uykularının düzelme eğilimine girdiğini de görüyoruz.
Şişkinlikte azalma...
Yenen gıdaların iyileşmesi ve terapilerin, bağırsak florası üzerindeki olası iyi etkilerinden dolayı, 7-10 gün içerisinde bağırsak problemlerinde ya da şişkinlikte, eskiye göre belirgin bir düzelme bekliyoruz.
Şeker düşmelerinde azalma...
Terapilerin belirgin bir etkisi olarak, (eğer önceden var ise) diyet sırasında olabilen şeker düşmelerinin azaldığını görüyoruz. Bu konuda şimdiye kadar bilimsel bir çalışma yapılmamış olsa da bu terapilerin, vücuttaki insülin ve kan şekeri dengesi üzerinde dengeleyici bir etki yarattığını ve metabolizma üzerindeki pozitif etkilerinin çoğunun, bununla ilişkili olduğunu düşünüyoruz.
Terapilerin diğer etkileri...
Bütün bu etkiler yanında, varsa eğer vücut ağrılarınızın azaldığını ve enerjinizin arttığını fark edeceksiniz. Menopoz sürecindeyseniz menopoz şikâyetlerinde azalma ya da yıllardır sürmekte olan bir sağlık probleminin yarattığı rahatsızlıkta azalma ve bunun gibi şeyler yaşayabilirsiniz. Bütün bu etkilerin ortaya çıkması için, 3 hafta gibi bir sürenin geçmiş olması, yani vücudun, kendisini temizleyebilmek için gerek duyduğu sürenin geçmiş olması önemli. Size yapılacak olan terapilerin detoks-temizlenme amaçlı olduğunu ve bunun, vücudunuzda birbirinden bağımsızmış gibi görülen birçok iyi etki yaratacağını hatırlatmak istiyoruz.
Haber, Duyuru, ve her türlü gelişmeden haberdar olmak için e-bülten aboneliğini yaptırınız